BiLLuR Admin
Mesaj Sayısı : 1500 Nerden : İdmandan Ruhsal Durumunuz : Reputation : 0 Kayıt tarihi : 31/08/08
| Konu: Muhammed Ali Paz Ekim 19, 2008 9:14 pm | |
| Muhammad Ali (17 Ocak 1942 Cassius Marcellus Clay Jr.) dünyanın en büyük ağırsiklet boksörlerinden biri olduğu kadar dünyadaki en ünlü bireylerden de biridir.
Clay Kentucky’de doğdu. 12 yaşındayken bisikleti çalındı ve bunu yerel bir polis olan Joe Martin’e (ve boks öğretmeni) rapor etti. Bunun üzerine Martin de Clay’e boks dersleri vermeyi önerdi. Onun liderliğinde Clay, genç dövüşçüler arasında hızla sivrildi. Akademik durumu hiç de parlak olmayan Clay, lisede altı Kentucky Gold Gloves (Kentucky Altın Eldiveni ) ödülü kazandı ve okulundan bunlar sayesinde mezun olabildi.
1960 Roma Yaz Olimpiyatları’nda, Clay bir hafif ağırsiklet boksör olarak bir altın madalya kazandı. Daha sonra profesyonel olan Clay, boks efsanesi Angelo Dundee’nin eğitimi altında stili, spektaküler sonuçları ve bitmek bilmez kendine güveniyle bir anda ünlü oldu. Rakiplerini hangi rauntlarda nakavt edeceğini belirttiği şiirler yazarak kendine “Louisville Lip” diye bir isim yaptı. Kendini öve öve bitiremeyen Clay, “Ben en büyüğüm!”, “Gencim, güzelim, yenilmezim!” ve “Kelebek gibi uçar, arı gibi sokarım!” sözleriyle tüm dünyanın ilgisini çekmişti.
Cassius Clay, Louisville’de 29 Ekim 1960′da ilk profesyonel dövüşünü kazandı.
1964′te, Clay ağirsiklet şampiyonu Sonny Liston ile bir maç yapmayı başardı. Favori Liston, sekizinci rauntta omzunu sakatladığını iddia ederek köşesini terk etmeyi reddetmiş, böylece Clay dünya ağirsıklet boks şampiyonu olmuş ve tüm dünyayı şaşırtmıştı. 1965′te Liston’u rövanş maçında, ilk raundun başında, az sayıdaki insanın görebildiği “hayalet yumruğu” ile nakavt ederek yeteneklerini kanıtlamış oldu.
Bu iki maç arasındaki sürede, başka sebepler yüzünden de ününe ün kattı Clay: İslam dinini benimseyerek adını Muhammed Ali olarak değiştirdi, Vietnam’a Amerikan askeri olarak gitmeyi “Vietnamlılarla bir sorunum yok, hiçbiri bana küfretmedi” sözleriyle reddetti. Bu yüzden şampiyonluk kemeri ve boks lisansı elinden alınan Muhammed Ali, 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Ali, 1970′te lisansını yeniden çıkardıktan sonra boksa geri döndü. 1971′de Madison Square Garden’da karşılaştığı Joe Frazier’a 15. rauntta boyun eğen Ali, 1974′teki rövanş maçında ünvanını geri aldı.
30 Ekim 1974′te, sıra Frazier’i şampiyonluk dövüşünde daha ikinci rauntta deviren namağlup George Foreman’a gelmişti. Ali büyük cesaretle Foreman’ın yumruklarına karşı koymayarak ve ona zayıf eliyle vurarak onu sekizinci raunda kadar yordu. Ali bu raundun sonunda muhteşem bir sağ yumrukla onu nakavt etmeyi başardı. Bu zaferin ardından 1974 Hickok Kemeri’ne yılın en iyi profesyonel atleti olarak layık görüldü ve Sports Illustrated dergisinin “Yılın Sporcusu” ödülünü kazandı.
1975′te Ali, Frazier’i Filipinler’de bir kez daha, 14 raunt süren bir dövüşten sonra rakibinin antrenörü Eddie Futch’ın öğrencisini maçtan çekmesi üzerine yendi. Ali’nin bu dövüşü, Frazier’la yaptığı diğer dövüşlerle birlikte boks tarihindeki en büyük güç gösterileri olarak nitelendirildi, öyle ki Ring dergisi bu son maçı “1975 Yılının Dövüşü” olarak adlandırdı.
1978′te, 1976 Olimpiyat şampiyonu, yalnızca sekizinci profesyonel dövüşüne çıkan Leon Spinks’e kaybedene kadar ünvanını korudu. Spinks’i rövanşında yendi ve bir rekor olan 3. kez ağırsıklet boks şampiyonu oldu. Daha sonra 27 Haziran 1979′da emekliliğini açıkladı ve unvanını bıraktı.
Bu emeklilik kısa sürdü; 2 Ekim 1980′de WBC’nin dünya ağırsiklet ünvan versiyonu için eski antreman partneri Larry Holmes’a meydan okudu. Ağırsiklet şampiyonluğunu 4 kez kazanan ilk boksör olmayı hedefleyen Ali, 11. rauntta Dundee’nin ona devam etmesi için izin vermemesi nedeniyle teknik nakavtla kaybetti. Bu mağlubiyet halk arasında “bayrağın devri” olarak nitelendirilmişti. Holmes, Ali’yi perişan etmesine rağmen, daha sonra yaptığı bir açıklamada idolü ve eski işvereni olan Ali’ye duyduğu büyük saygıdan dolayı, çoğu zaman yumruklarını geri çektiğini belirtmişti.
Holmes’tan aldığı çok belirgin hezimetten sonra, Ali, şüphe uyandıran sağlığına rağmen bir kez daha dövüşmek istedi. 11 Aralık 1981′de geleceğin dünya şampiyonu Trevor Berbick ile fazla ilginin olmadığı ve Ali’nin alışık olduğu büyük arenalar yerine Nassau’da karşılaştı. Ali kendisinden 12 yaş genç olan 27 yaşındaki rakibine kaybetti.
Bu mağlubiyetin sonrasında Ali, 1981′de bir kariyer rekoru olan 37’si nakavttan 56 galibiyet, 5 mağlubiyetle kesin olarak emekli oldu.
Ali’nin stili bir ağırsıklet boksör için oldukça alışılmamıştı. Ellerini yüzünü korumak için yukarıda tutmak yerine yanlarda tutardı, olağanüstü refleksleri ve boyu onu rakiplerinin ölümcül yumruklarından korurdu. Ali, rakibinin kafasına diğer birçok boksörden daha çok vururdu, böylece uzun dövüşlerde rakiplerini daha da fazla yormuş olurdu.
1982′de Ali’nin rahatsızlığına Parkinson hastalığı teşhisi kondu. Buna rağmen, tüm dünyadaki milyonlarca insan için o hala bir kahraman. Öyle ki 1985′te Lübnan’da kaçırılan Amerikalılar için pazarlık yapmaya, 1996′da Atlanta’da Olimpiyat meşalesini yakmaya çağrıldı. Kendisine, aynı olimpiyatlarda, 1960′ta kazandığı ancak bir restoranda ırkı nedeniyle kendisine servis yapılmaması yüzünden Ohio nehrine attığı altın madalyasının bir benzeri verildi. | |
|