Devenin cevabına geçmeden önce, bu soruyu soran adamın ruh hâllerini incelemek lâzım. Gerçekten de deveyle konuşan adamın aklı ne kadar başındadır ki, psikolojik, sosyolojik durumu ne kadar yerindedir ki, deveyi muhatap alıp, ;boynun niye eğri?diye sorma gereği duymuştur. Yani niye ;Deveden büyük fil var diyorlar, bu senin ağrına gitmiyor mu; diye sormamış da, garibanın boynuyla uğraşmış. Veya ;Sen yolunu bulamıyor musun da, senin dörtte birin kadar eşek, sana kılavuzluk yapıyor diye sormamış bu adam? Bir hayvanın fiziksel eksikliği veya kusuruyla uğraşmanın ayıp olduğunu, hatta suç olduğunu bilmiyor mu ki bu soruyu soran şahıs? Şahsen ben olsam, bütün hayvan severliğimi hissettirerek ;Deve kardeş, sana diken, insana öpen yarar diyorlar, senin dikenle ne gibi bir duygusal bağın var diye sorardım. Uzun uzun cevap verip, bir insanla muhatap olmanın utancını yaşamasın diye de ABCD şıklarını sıralardım. Hadi ki o birisi, sıcakların da etkisiyle deveyi adam yerine koyup o seçme soruyu sordu diyelim. Hangi canlı kendisinin çirkin, her tarafı eğri büğrü, işe yaramaz olduğunu kabul edip de nerem doğru ki diye cevap verir ki?.. Azcık da ağzı laf etmeyi beceriyorsa, sen kendi hâline yan, ben yükümü taşıyorum, sahibim de kuzu kuzu benim yiyeceğimi veriyor, açlık derdim yok. Sen benim gibi değil, eşek gibi çalışsan bile, yarı aç yarı toksun, senin gibi adam olacağıma böyle deve olurum daha iyi der. Hatta hızını alamayıp hiç olmazsa benim hörgücüm var. Yiyecek bir şey bulamazsam hörgüçten idare ederim. Sen yıllarca çalışıp bir gün çalışmasan aç kalırsın diye de laf çakar. Kendi kamburumuzu düşüneceğimize, devenin boynuyla uğraşmak kolayımıza geliyor. Aslında kolayımıza geldiğinden değil de, herhalde sadece açlık ve yoksulluk sınırını yakalayabilmek için bile onurumuzu da kaybediyoruz. Ve sözü siyasetçilerimize getirirsek; Yaptıkları Yasa,Kanun ve tüzükleri ben yaptım oldu ZİHNİYETİ ile yaptıkları için sürekli yaptıkları işlerde değişiklikler yapmak zorunda kalıyorlar. Ülkeyi yönetirken hatalı ve de siyasi düşünceleri doğrultusunda hareket edip yaptıklarını yüzlerine-gözlerine bulaştırıyorlar. Sahi, devenin boynu niye eğri? alıntıdır